Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Phrases | ||
Phrases | çok ünlü | the stuff of legend n. |
Colloquial | ||
Colloquial | çok ünlü | hot adj. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | topu çok uzağa atabilmesiyle ünlü olan amerikalı profesyonel beyzbol oyuncusu | babe ruth n. |
General | çok ünlü veya başarılı olan tanınmış kimse | megastar n. |
General | çok ünlü erkek şarkıcı | divo n. |
General | çok ünlü olmuş | hit. adj. |
Colloquial | ||
Colloquial | çok ünlü kimse | a-lister n. |
Colloquial | ünlü ve çok kazanan futbolcu | galactico n. |
Idioms | ||
Idioms | bir gösteriye/etkinliğe çok sayıda seyirci toplayan ünlü | a drawing card n. |
Idioms | çok ünlü kişi | big name n. |
Idioms | çok hızlı başarıya ulaşmış/ünlü olmuş kişi | overnight success n. |
Idioms | çok ünlü olmak | set the woods on fire v. |
Idioms | çok ünlü olmak | set the heather on fire v. |
Linguistics | ||
Linguistics | slav dillerindeki çok kısa veya daraltılmış bir ünlü harf | jer n. |
Geography | ||
Geography | abd'de çok sayıda siyahinin yaşadığı ve aynı zamanda verimli siyah toprağıyla ünlü bir bölge | black belt n. |